Deniz suyu dünya üzerinde yaklaşık olarak %71’lik bir alanı kaplar ve denizlerin oluşumu milyonlarca yıl öncesine dayanır. Peki, bu büyük yüzey alanı ve benzersiz çevre koşulları sayesinde ortaya çıkan deniz suyunun kimyasal özellikleri nelerdir? Deniz suyu asit mi, baz mıdır? İşte deniz suyunun kimyasal yapısı ile ilgili merak edilen detaylar.

1. Deniz Suyunun İçeriği

Deniz suyu, diğer tüm doğal sular gibi sahip olduğu mineraller, tuzlar ve çeşitli organik bileşenler sayesinde karmaşık bir içeriğe sahiptir. Deniz suyunun başlıca bileşeni %96.5 oranında olan sudur. Geriye kalan %3.5 ise tuz ve diğer mineral maddelerden oluşmaktadır.

2. pH Değeri ve Deniz Suyu

pH ölçeği, herhangi bir çözeltinin asidik ya da bazik özelliklerini ifade eden bir değerdir. Ölçek 0 ila 14 arasında değişirken, 7 nötr kabul edilir. 7'nin altındaki değerler asidik, 7’nin üstündeki değerler ise bazik özellik gösterir.

Deniz suyunun pH değeri ise çoğunlukla 7.5 ile 8.4 arasında değişmektedir. Bu değerler deniz suyunun hafif bazik özellikte olduğunu gösterir.

3. Deniz Suyu ve Asidik-Bazik Denge

Deniz suyu, sudaki bazik ve asidik bileşenlerin yanı sıra planktonlar, algler ve mikroorganizmaların sürekli ürettiği asidik atıklara da maruz kalır. Dikkate değer miktarda karbondioksit içeren deniz suyu, bu karbon dioksiti sudaki alkali hidrojen karbonat (HCO3-) ve karbonat (CO32-) ile etkileşime sokarak asidik-bazik dengesini korur.

4. Kirlilik ve Deniz Suyunun pH Değerine Etkisi

İnsan faaliyetleri ve endüstriyel kirlilik, büyük miktarlarda karbon dioksit ve asidik maddelerin denize salınmasına neden olur. Bu durum ise deniz suyunun pH değerini düşürerek okyanusların asitleşmesine yol açabilir. Okyanus asitleşmesi, deniz ekosistemleri için ciddi tehditler oluşturabilir.

Bu bilgiler ışığında, deniz suyu doğada bulunan bazik bileşenlerin etkisiyle deniz suyunun hafif bazik özellik gösterdiği söylenebilir.