Dünya’nın en ıssız köşelerinden biri olan Antarktika kıtası, son zamanlarda alışılmadık bir sağlık tehdidi ile karşı karşıya. Bilim insanlarını endişeye sevk eden gelişme, bu donmuş topraklarda H5N1 kuş gribi virüsünün ilk kez tespit edilmesi oldu. Daha önce sadece insan ve kanatlı hayvanlar arasında yayılan bu tehlikeli virüs, şimdi ise Antarktika’nın sessiz sakinlerini tehdit ediyor.
Araştırma ekiplerinin belirttiğine göre, iki martının ölümü virüsün varlığını acı bir şekilde ortaya koymuş durumda. Bu durum, penguenler gibi soğuk iklim kuşları için alarm zillerini çalıyor. Kuşların yoğun olarak yaşadığı bu bölgede virüsün hızla yayılma ihtimali düşünüldüğünde, bilim insanları bu hastalığın kıta üzerindeki penguen topluluklarına sıçrama riskini ciddi bir biçimde ele alıyorlar. Virüsün yeni bir ev sahibi olarak penguenleri seçme olasılığı, küresel biyolojik çeşitliliğin korunması adına yapılan çalışmalara yeni bir boyut katmış durumda.
Kuş gribi nedir?
H5N1 dahil olmak üzere 15 çeşidi bulunan ve kuşlardan insanlara da bulaşma ihtimali olan influenza A virüsünün bir çeşidi olan kuş gribi, insanların hastalık taşıyan canlı kuşlarla doğrudan teması halinde bulaşabiliyor.
Neler oldu?
Arjantin’in sakin ve dondurucu topraklarında, bilim insanlarının karşılaştığı olay uzun süre hafızalardan silinmeyecek cinsten: Antarktika’nın beyaz örtüsü altında bir tehlike sessizce üreyip, şimdi de martıları pençesine almış durumda. H5N1 virüsü, yani daha çok ‘kuş gribi’ olarak adlandırılan, insanlık için potansiyel bir tehdit. Bu soğuklara aldırmazca konuk olan virüsün, belki de buzullar arasındaki ilk kez tanımlandığı bu anın sahibi olan bilim adamları, Primavera Üssü yakınında bulunan skua ismiyle de tanınan ölü martıların içlerinde bu virüsün varlığını teyit etti.
Bu olay bizlere doğanın en ıssız köşelerinde bile nasıl bir dengenin hakim olduğunu ve modern çağda bu denge içinde insan faaliyetlerinin etkilerini bir kez daha hatırlatmakta. Antarktika yarımadasının kırılgan ekosistemine sızan H5N1 virüsü karşısında şaşkınlık ve endişe içinde olan bilim dünyası ise şimdi gelecek adına daha fazla araştırma yapmanın ve önlem almanın peşinde.
